Özet:
Amaç: Bu çalışma; Kütahya Dumlupınar Mahallesi Aile Sağlığı Merkezine kayıtlı 18-49 yaş grubu kadınların sağlık okuryazarlığı durumlarını değerlendirmek amacıyla planlanmıştır.
Gereç ve Yöntem: Araştırma, Mart 2023 ve Haziran 2023 tarihleri arasında, kesitsel tipte yapılan bir çalışmadır. Bu çalışmanın evrenini Kütahya Dumlupınar Mahallesi aile sağlığı merkezine kayıtlı 18-49 yaş grubu kadınlar, örneklemini ise aile sağlığı merkezine kayıtlı başvuran 18-49 yaş arası 437 kadın oluşturdu. Verilerin toplanmasında ‘Anket Formu’ ve ‘Türkiye Sağlık Okuryazarlığı Ölçeği-32’ kullanıldı. Verilerin analizinde SPSS paket program versiyon 21,0 kullanıldı. Verilerin değerlendirilmesinde, çalışma grubunun tanımlayıcı bulguları; kategorik değişkenler için sayı ve yüzde dağılımları ile, sürekli değişkenler için ortalama, standart sapma, en küçük ve en yüksek değerleri ile verildi. Araştırma değişkenlerinin normal dağılım gösterip göstermediğini belirlemek üzere Kurtosis ve Skewness değerleri incelendi. Bireylerin sosyodemografik özellikleri ile anket sorularına verdikleri cevaplar; Pearson Ki-Kare testi ile değerlendirildi. Bireylerin sosyodemografik özellikleri ile TSOY-32 ölçeği puanları arasındaki ilişkiler; Pearson Ki-Kare/Fisher exact testi ile incelendi. Kadınların obstetrik özellikleri ile ölçekten aldıkları toplam puan arasında korelasyon analizi bakıldı. İstatistiksel anlamlılık düzeyi p<0,05 olarak kabul edildi.
Bulgular: Kadınların yaş ortalaması 32,660±8,653, %44,9’unun lisans ve üzeri mezunu olduğu, %68,6’sının evli, %66,4’ünün gelirini giderine denk algıladığı, %48’inin çalıştığı, %95’inin sağlık güvencesinin olduğu, %49,7’sinin normal kiloda ve %67’sinin çekirdek aile tipine sahip olduğu tespit edildi. Araştırmaya katılan kadınların Türkiye Sağlık okuryazarlığı ölçeği-32 toplam puan ortalaması 38,137±6,989, %47.6’sının yeterli sağlık okuryazarlığı olduğu görüldü. SOY düzeylerini etkileyen faktörler incelendiğinde SOY ile yaş, eğitim durumu, medeni durum, gelir durumu, çalışma durumu, sağlık güvencesi, evlilik süresi ,eşin yaşı, eğitim durumu ve çalışma durumu, kadınların toplam gebelik, doğum sayısı ,yaşayan çocuk sayıları, sağlığını değerlendirmesi, ilaç kullanmayı gerektiren hastalık varlığı değişkenlerinin istatistiksel olarak anlamlı farklılık gösterdiği tespit edilmiştir (p˂0,05). Toplam düşük, ölü doğum sayıları aile tipi değişkenleri ile SOY istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermemektedir (p>0,05).
Sonuç: Araştırmaya katılan kadınların SOY düzeylerinin yeterli seviyede olduğu bulundu. SOY düzeyini artırmak için bunları etkileyen faktörlerin dikkate alınarak ebelerin bu konudaki etkinliğinin desteklenmesi önerildi.