Özet:
Ġkinci Dünya SavaĢı ile birlikte birçok ülkede olduğu gibi Türkiye‟de de yokluklar dönemi baĢlamıĢtır. SavaĢın sonucu Dünyayı kutuplu bir düzene itmiĢtir. Yeni düzende tarafını seçmek zorunda olan Türkiye‟de 1950‟li yılları bulacak değiĢim sürecinin de fitili ateĢlenmiĢtir. 1950‟li yıllarda çok partili düzene geçen Türkiye‟de, Cumhuriyet Halk Partisi‟nden Demokrat Parti‟ye doğru bir değiĢim yaĢanmıĢtır. 1960 darbesinin ardından BaĢbakan Adnan Menderes‟in idam edilmesi Türk siyasal yaĢamının da bir kaosa sürüklenmesine neden olmuĢtur. Bu kaos ortamı yeni bir ekonomik tavrı zorunlu kılmıĢtır. 24 Ocak 1980 tarihinde alınan kararlar ile liberal ekonomik anlayıĢ geniĢ bir uygulama alanı kazanmıĢtır. 1980 yılının baĢında BaĢbakan Süleyman Demirel, Turgut Özal‟ı tam yetkili kılarak O‟nun 24 Ocak Kararlarını almasında etkili olmuĢtur. 24 Ocak Kararları Özal‟ın Türkiye Cumhuriyetinin siyasal tarihindeki bilinirliğinin de baĢlangıcı olmuĢtur. 1980 darbesine kadar devam eden bu süreçte Özal pek çok ekonomik, siyasal ve toplumsal kararlara imza atmıĢtır. Ancak 1980 darbesinden sonra siyasal yasaklar dönemi O‟nun da siyasal yaĢamını derinden etkilemiĢtir.
Turgut Özal‟ın söylemleri incelendiğinde klasik merkez sağ söylemin dıĢına çıkması merkez sağ siyaset tarihinde bir evrilme sürecini baĢlatmıĢtır. Bu evrilme icraatlarla birleĢtikten sonra Türkiye‟nin sosyal ve ekonomik alanda büyük değiĢimler yaĢamasını sağlamıĢtır. Merkez sağın Turgut Özal ile yaĢadığı söylem evriminde en dikkat çeken unsur, statükoya karĢı mağduriyet tezlerini bir kenara bırakması ve açıkça bu yönde bir siyaset uygulayarak baĢarıya ulaĢmasıdır.