Özet:
Yaşlılarda başlıca mortalite ve morbidite nedenlerinden biri kanserdir ve yaş ilerledikçe kanser riski de artmaktadır. Çok yaşlılarda gelişen kanserler ve yaklaşım konusunda deneyimler oldukça sınırlıdır. Bu çalışma ile Aydın Adnan Menderes Üniversitesi Tıbbi Onkoloji Bilim Dalında 1 Ocak 2015-31 Aralık 2017 tarihleri arasında izlenen 85 yaş ve üzeri solid kanser olguları ve klinik özelliklerinin retrospektif olarak değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Hastane kayıtlarından elde edilen veriler SPSS (Statistical Package for Social Sciences) versiyon 22 (SPSS Inc., Chicago, IL, USA) paket programı kullanılarak analiz edilmiş ve p<0,05 olan değerler anlamlı kabul edilmiştir.
Çalışmaya dahil edilen 150 hastanın yaş ortalaması 89,53±2,68, olguların %58’si erkek, %42’sini de kadındır. En sık başvuru şikayetleri vücutta kitle (%28,7), idrar yolu enfeksiyonu (%17,4) ve ağrıdır (%16). Hastaların %79,3’ünde komorbid hastalıklar mevcuttu. Sırasıyla hipertansiyon (%66), kalp yetmezliği (%26) ve kronik obstrüktif akciğer hastalığı (%22,7) en sık görüldü. Kronik obstrüktif akciğer hastalığı erkek hastalarda (%33,3), kadınlardan (%7.9) anlamlı derecede daha yüksekti (p<0.001). En sık tanılar deri (%30), akciğer (%12,7) ve mesane (%11,3) kanserleriydi. İlk evreleme tetkiki olarak Pozitron Emisyon Tomografisi (PET-BT) anlamlı olarak daha sık kullanılmıştı (%42,7 p<0,001). Erkeklerde akciğer (p=0,013) ve mesane (p=0,001) kanserleri kadınlara göre daha sık saptandı. Hastaların %26.7’si sigara kullanmış iken, bu alışkanlık erkeklerde (%43,7) kadınlardan (%3,2) anlamlı olarak yüksekti (p<0,001). Sigara kullanan erkeklerde akciğer ve mesane kanseri sıklığı da kadınlara oranla çok daha yüksek olarak bulundu. Yaş grubu ve komorbidite nedeniyle hastalara uygulanabilen tedaviler ağırlıklı olarak cerrahi tedaviler ve hormonal tedavilerdi. Kemoterapi (KT) gerektiren tümörlerde uygulanabilen hasta oranları düşüktü.
Bu çalışma ileri yaştaki hastalarda komorbid hastalıkların sıklığı, sigaranın karsinogenezdeki önemi, PET-BT’nin evrelemede gelişen önemi ve tedavi uygulamalarındaki güçlükler açısından bilgilendirici olmuştur. Daha geniş ve prospektif çalışmaların gerekli olduğu muhakkaktır.