OBJECTIVE: Hypertension is an important public health problem with high prevelance. The aim of our study is to assess the knowledge, opinion and approach of polyclinic patients to hypertension at a primary health care center in Izmir.
MATERIALS and METHODS: This descriptive study was performed in a primary health care center in Izmir with 245 participants attending to this primary health care center during September 2006. Study data was collected by a two part questionnaire, using face to face interview. The data was evaluated by descriptive statatistics, chi square and Fisher exact tests. Logistic regression analysis was performed to determine the factors effecting the knowledge on hypertension and p<0.05 was accepted significant.
RESULTS: The mean age of the participants was 49.32±16.84 and %62 of them were women, %49 were primary school graduates and %75.5 of them were with low socioeconomic level. %12.7 of the participants knew the hypertension levels correctly and %19.6 of them had their blood pressure measured when they attented to a clinic because of a problem. There was a significant difference between hypertension awareness level and socioeconomic level (p<0.05). Socioeconomic level was found as an effecting factor on hypertension awareness level by logistic regression analysis.
CONCLUSION: We found the knowledge levels of the participants at a low level. Effective, acceptible and applicable community based protection and education projects should be performed about hypertension which is an important public health problem in the region. By this way the knowledge and awareness of society about hypertension will be raised and attitude and behaviour changes will be able to be realized.
OBJECTIVE:
AMAÇ: Hipertansiyon yüksek prevalansı ile önemli bir halk saglıgı sorundur.Arastırmamızın amacı Izmir'de bir
saglık ocagına basvuran poliklinik hastalarının hipertansiyon hakkındaki bilgi, tutum ve görüslerinin
degerlendirilmesidir.
GEREÇ ve YÖNTEM: Tanımlayıcı tipteki bu arastırma Eylül 2006 tarihinde Izmir Ballıkuyu Saglık Ocagı'na
basvuran ve arastırmaya katılmayı kabul eden 245 kisiyle yürütüldü. Arastırmanın verileri iki bölümden olusan
anket formunun yüzyüze görüsme teknigi ile uygulanması yoluyla toplandı. Verilerin istatistik analizlerinde
tanımlayıcı istatistikler, ki-kare ve Fisher'in kesin testi kullanıldı. Hipertansiyon bilgi düzeyine etki eden
faktörlerin degerlendirilmesinde lojistik regresyon analizi kullanıldı ve p<0.05 istatistiksel anlamlılık düzeyi
olarak kabul edildi.
BULGULAR: Katılımcıların yas ortalaması 49.32±16.84 idi ve %62'si kadın, %49'u ilkokul mezunu ve %75.5'i
alt sosyoekonomik düzeyde idi. Katılımcıların %12.72si kan basıncı degerlerini dogru olarak bilmisti.
Katılımcıların %19.6'sı herhangi bir nedenle doktora gittiklerinde tansiyonlarını ölçtürdüklerini belirtmisti. Katılımcıların kan basıncı degerleri bilgi durumları ile sosyoekonomik düzey arasında anlamlı farklılık
bulundu (p<0.005)). Lojistik regresyon sonucunda da sosyoekonomik düzeyin hipertansiyonla ilgili bilgi
düzeyini etkiledigi belirlendi.
SONUÇ: Arastırmamıza katılanların hipertansiyonla ilgili bilgi düzeyleri düsük bulunmustur. Bölgede önemli
bir halk saglıgı problemi olan hipertansiyon konusunda etkin, toplumca kabul görmüs ve uygulanabilir toplum
tabanlı koruma ve egitim projeleri uygulanmalıdır. Bu sekilde toplumun hipertansiyon konusundaki bilgi ve
farkındalıkları arttırılarak tutum ve davranıs degisiklikleri gerçeklesebilecektir.