Berrak hücreli karsinom böbrek tümörlerinin en sik görülen histolojik alt tipidir ve 6. Ve 8. Dekadlar arasinda daha
Çok görülmektedir. Bu yazimizda 70 yaşinda sağ lomber bölgede ağri ile kliniğimize başvuran ve biyopsi ile
Berrak hücreli karsinom saptayip radyofrekans ablasyon tedavisi uyguladiğimiz hasta güncel literatür eşliğinde
Tartişilacaktir. Hipertansiyon, diyabeti ve konjestif kalp yetmezliği olan 70 yaşinda bayan hasta sağ lomber
Bölgede 15 gündür süren ağri nedeni ile kliniğimize başvurdu. Görüntüleme yöntemleri ile sağ böbrekte kitle
Tespit edildi. Hastaya ultrason eşliğinde perkütan tru-cut biopsi yapildi. Histopatolojik olarak berrak hücreli
Karsinom olarak değerlendirildi. Komorbiditeleri nedeni ile cerrahi yapilamayan hastaya us eşliğinde perkütan
Yolla radyofrekans ablasyon uygulandi. Hastanin takibinde çekilen batin tomografilerinde lezyona uyan bölgede
Skar dokusu izlendi ve yeni bir lezyon tespit edilmedi. Hastanin takibi devam etmektedir. Berrak hücreli karsinom
Sikliği giderek artmakta ve insidental olarak yapilan görüntülemeler sayesinde hastalar asemptomatik ve böbreğe
Sinirli evrede karşimiza çikmaktadir. Cerrahi açidan uygun olmayan soliter böbreği ve böbrek kanseri olan
Hastalarda cerrahiye alternatif olarak radyofrekans ablasyon ve kriyoablasyon tedavileri düşünülmelidir.
Clear cell carcinoma is the most common histological subtype of malignant kidney tumors and the incidence is
higher in the 6th to 8th decades of life. We discuss here against the background of current literature a seventyyear-
old patient who presented to our clinic with pain in the right lumbar region. A diagnosis of clear cell
carcinoma was obtained by biopsy and the patient was given radiofrequency ablation treatment. The 70-year old
female patient, who had hypertension, diabetes and congestive heart deficiency, came to our clinic with a
complaint of pain in the right lumbar region for the last 15 days. By imaging methods, a mass in the right kidney
was detected. An ultrasound-guided percutaneous trucut biopsy was performed. The case was evaluated
histopathologically as clear cell carcinoma. Because surgery was contraindivated due to her comorbidities, the
patient was given ultrasound-guided percutaneous radiofrequency ablation. In the abdominal tomographies
performed during the follow-up scar tissue was seen in the region associated with the lesion and no new lesion
was detected. The follow-up is continuing. Clear cell carcinoma incidence appears to be on the increase, and
thanks to incidental imaging discoveries the condition is caught in an asymptomatic and kidney-limited stage.
Radiofrequency ablation or cryoablation must be considered an alternative in patients with a solitary kidney or
with renal carcinoma should there be a contraindication for surgery.