Kişilik bozuklukları, yüzyıllardır tartışılıyor olmasına karşın ilk olarak DSM-III’te
tanı kriterleri olarak sunulmuştur. DSM-III’ten günümüze, kişilik bozuklukları tanılarında
köklü değişiklikler olmamakla birlikte tanıların kategorik yaklaşım ile belirlenmesine
yönelik tartışmalar söz konusudur. Tanı tartışmalarına karşılık, 2013 yılında yayınlanan
DSM-V’te Araştırılması Gereken Alanlar bölümüne alternatif bir kişilik modeli
yayınlanmıştır. Söz konusu modelde B tanı kriteri kapsamında, kişilik işlevselliğindeki
bozulmaya eşlik eden uyumsuz kişilik özellikleri olması gerektiği belirtilmiştir. Krueger ve
arkadaşları (2012) uyumsuz kişilik özelliklerini değerlendirmek amacıyla “Uyumsuz Kişilik
Özellikleri Envanteri” ni geliştirmişlerdir. Bu çalışmada Uyumsuz Kişilik Özellikleri
Envanteri Türkçe’ye uyarlanarak Türkçe formun geçerlik ve güvenirliği araştırılmıştır.
Araştırmanın örneklemini DSM-IV-TR’ye göre 61 kişilik bozukluğu tanısı alan, 59 tanı
almayan 120 kişi oluşturmaktadır. Veri toplama aracı olarak Uyumsuz Kişilik Özellikleri
Envanteri, DSM-V Kişilik İşlevselliği Klinik Değerlendirme Formu, DSM-III-R Kişilik
Bozuklukları için Yapılandırılmış Klinik Görüşme Formu (SCID-II) ve Demografik Bilgi
Formu kullanılmıştır. Uyarlama aşamalarından sonra yapılan yapı geçerliği analizlerinde
ölçeğin tüm boyutlarının birbirleri ile ilişkili olduğu, alt boyutlar bazında analiz edildiğinde
ise duygulanımda kısıtlılık, katı mükemmeliyetçilik alt boyutlarının diğer alt boyutlarla
anlamlı ilişkilerinin olmadığı ve dikkati dağınık olma alt boyutunun olumsuz duygulanım
boyutu ile ilişkili olduğu saptanmıştır. Ayrıca Uyumsuz Kişilik Özellikleri Envanteri’nin
kişilik bozukluğu tanısı alan ve almayan bireyler açısından anlamlı bir farklılık yarattığı
saptanmıştır. Boyutlar bazında yalnızca dizinhibisyon boyutunda, alt boyutlar bazında da
bazı alt boyutlarda anlamlı olarak farklılaşma olmadığı saptanmıştır. Alt boyutların SCID-II
ile ilişkisinde, anlamlı ilişkilerin olduğu saptanmıştır. Ölçeğin güvenirliği Cronbach alfa
katsayısı ile sınanmıştır. Sonuç olarak, Uyumsuz Kişilik Özellikleri Envanteri’nin geçerli ve
güvenilir bir araç olduğu sonucuna varılmış olmakla birlikte ek araştırmalara ihtiyaç
duyulmaktadır. Bu bağlamda; sonuçlar ve sınırlılıklar ilgili alanyazın ışığında tartışılmıştır.
Although being discussed by centuries, personality disorders have been published
being diagnostic criterions in DSM-III. Since DSM-III, there has not been any radical
changes, however there has been lots of discussions about categorical approach of
determining personality disorders. In reply to diagnosing discussions, in DSM-V section IIII
part an alternative personality model has been published. In that model, B diagnosing
criterion includes “one or more pathological personality traits.” In order to evaluate
maladaptive personality disorders, Krueger et al (2012) have published “Maladaptive
Personality Traits Inventory. (PID-5)” After publishing this inventory, it has been felt the
need for adaptation in many languages and using personality disorders sample. Because of
the fact that, in this research PID-5 was adapted Turkish language and investigated validity
and reliability of PID-5. Sample consists of 120 people, 59 people have diagnosed with
personality disorders and 61 people haven’t disgnosed with personality disorders. Turkish
version of the Maladaptive Personality Disorders, SCID-II Interview Form for Personality
Disorders, DSM-V Personality Functioning Form and Demographic Information Form were
used as data collection instruments. After the adaptation step construct validity has been
investigated. In those analyses, all domains of the PID-5 have been found correlated each
other, however restricted affectivity and rigid perfectionism have been found not correlated
with other domains. And distractibility trait has been correlated with negative affectivity
domain. And also PID-5 points cut off siginificantly between experimental and control
group. SCID-II and PID-5 traits correleted significantly. The reliability of the scale was
analyzed by Cronbach alfa coefficient. In conclusion the Maladaptive Personality Trait
Inventory was found to be a valid and reliable instrument. However it is needed for
additional investigations. Conclusions and limitations have been discussed with the
literature informations.