Fertilizasyon sonrası uterusda gelişen yapıya plasenta denir. Plasenta gebeliğin devamı için gerekli hormonları sentezler. Bu hormonlardan olan human koryonik gonadotropin (hCG), human plasental laktojen (hPL), progesteron, inhibin ve aktivin araştırmamızda kullanıldı Bu çalışmamızda hormonların normal ve gestasyonel trofoblastik hastalıklarda (komplet mol ve parsiyel mol plasentalarda) ne kadar etkili olduğu bunlar arasında morfolojik ve immünohistokimyasal farklar var mı sorularına cevap arandı Normal plasentaların chorion villus epitel hücreleri (sinsisyotrofoblast ve sitotrofoblast) histolojik olarak düzgün yüzeyler içermekte, immünohistokimyasal olarak da hormon etkilerine cevap vermektedir Komplet mol ve parsiyel mol plasentaların epitel hücreleri düzensiz yüzeyli olup, yer yer kalınlaşma, incelme ve erime gösterirken, bağ dokusu artışı ile de histolojik farklılıklar ortaya koymaktaydı. Ayrıca, hormonların etkisin de yetersiz ve zayıf kalırken sitotrofoblastlarda şişme ve balonlaşma vardır İmmünohistokimyasal boyama; normal, komplet mol ve parsiyel mol plasentalar arasındaki farkları belirlemektedir. Normal plasenta ile mol hidatiformlu plasentalar arasındaki ayırıcı özellikler çocuk sağlığı için önemli olduğunu vurgulamaktadır. Plasentanın erken tanısı tedavi imkanı vereceği ve fetus kayıplarının azalacağını düşündürmektedir.
The structure that develops in uterus after fertilisation is called placenta. Placentasynthesizes the hormones which are necessary for the continuation of pregnancy. Humanchorionic gonadotropin (hCG), human placental lactogen (hPL), progesterone, inhibin and activin which are among these hormones, were used in our study We tried to find out the morphological and immunohistochemal differencs between these hormones and display their effecct on gestatioal trophoblastic diseaases in complet moles and partial mole placentas In our study, eight cases of partial molar and complete molar pregnancy, and ten cases of normal placenta are enrolled. The difference from the tissues that were stained immunohistochemically with five hormones was introduced. It is found that all of these five hormones were held regularly on the epithelium in the control placenta. Irregularities and poor staining were detected in the epithelial cells of the complete and partial moles. Dilatation in connective tissues of complete mole and partial mole was observed. Bubbling was detected in cytotrophoblast when complete mole was stained immunohistochemically with hCG and hPL. Bubbling was observed also in partial mole during immunohistochemical staining with hCG, hPL and progesterone. When partial mole was stained with hCG and hPL, the decidua cells were also stained With these differences between the subjects, we consider they will be helpful in differential diagnosis.
