Please use this identifier to cite or link to this item:
http://hdl.handle.net/11607/3938
Title: | HEMŞİRELERİN FLEBİT RİSK FAKTÖRLERİNİ ALGILAMALARI |
Other Titles: | NURSES’ PERCEPTION OF PHLEBITIS RISK FACTORS |
Authors: | Denat, Yıldız Ertuğrul, Esra 0000-0001-5332-5421 AYDIN ADNAN MENDERES ÜNİVERSİTESİ, SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ, HEMŞİRELİK ESASLARI YÜKSEK LİSANS PROGRAMI |
Keywords: | Flebit, hemşirelik bakımı, hemşirelik eğitimi, intravenöz tedavi. |
Issue Date: | 22-Oct-2020 |
Abstract: | Bu araştırma, hemşirelerin flebit risk faktörlerini algılama durumlarını belirlemek amacıyla yapılmış, tanımlayıcı analitik kesitsel nitelikte bir çalışmadır. Araştırmanın örneklemini 01 Temmuz-30 Kasım 2019 tarihleri arasında Süleyman Demirel Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi yetişkin hasta servislerinde görev yapmakta olan 237 hemşire oluşturdu. Araştırmada veriler literatür doğrultusunda hazırlanan anket formu ile toplandı. Veriler Pearson’un Ki-Kare, Fisher’in Kesin Sonuçlu Ki-kare testi ve Monte Carlo ki-kare testi kullanılarak analiz edildi. Araştırmaya katılan hemşirelerin yaş ortalaması 31,27±6,78’di. Hemşirelerin %81’i kadın, %68,4’ü evli, %65,9’u üniversite mezunuydu. Hemşirelerin %43,5’inin dahiliye servisinde çalıştığı, %48,1’inin 5 yıldan fazla deneyime sahip olduğu, %86,1’inin flebit eğitimi almadığı belirlendi. Araştırmada hemşirelerin çoğunun periferik venlerde flebit oluşumunu orta düzeyde bir problem ve hemşirelik bakımının bir kalite göstergesi olarak algıladığı belirlendi. Araştırmada hemşirelerin çoğu kateterin hastaya deneyimli bir kişi tarafından uygulanmasının, bölgenin skala ile düzenli değerlendirerek kayıt edilmesinin, ilacın kısa süreli infüzyon olarak verilmesinin, ince çaplı, kısa ve plastik kateter kullanılmasının, uygulamadan önce cildin antiseptik bir solüsyonla temizlenmesinin flebit gelişimini azaltacağı algısına sahipti. Ayrıca, hemşirelerin çoğu kateter çıkarılmasından sonraki 24-96 saat içinde de flebit gelişebileceği, özellikle diabetes mellitusun, obezite, ileri yaş, venöz yetmezlik ve tromboembolitik hastalıkların flebit gelişme riskini arttıracağı, pansuman materyalinin flebit riskini etkileyeceği, infüzyon sıvısının yüksek konsantrasyonun, yüksek ozmolaritesinin ve yüksek pH’ının flebit riskini arttıracağı, ön kolda flebit gelişme riskinin az, ayakta ise fazla olduğu algısına da sahipti. Araştırmada cinsiyet, mezun olunan okul, çalışılan servis, çalışma deneyimi, flebit eğitimi alma durumu gibi bazı temel faktörlerin hemşirelerin flebit algılarını farklı açılardan anlamlı düzeyde etkilediği saptandı (p<0.05). Sonuç olarak, hemşirelerin flebit risk faktörleri algılama durumlarının pek çok yönden istendik düzeyde olduğu fakat bazı açılardan güncel literatür bilgilerini destekleyici yönde olmadığı saptandı. Bu sonuçlar doğrultusunda hemşirelerin flebit bilgi ve algılarına ilişkin düzenli aralıklarla değerlendirilme yapılması ve güncel literatür temelli eğitimler düzenlenmesi, algı çalışmalarının yanısıra uygulamaya dönük gözlemsel çalışmalar yapılması önerilebilir. |
URI: | http://hdl.handle.net/11607/3938 |
Appears in Collections: | Yüksek Lisans |
Files in This Item:
File | Description | Size | Format | |
---|---|---|---|---|
Tez_Esra Ertuğrul.pdf | Yüksek Lisans Tezi | 2.2 MB | Adobe PDF | View/Open |
Items in DSpace are protected by copyright, with all rights reserved, unless otherwise indicated.