Please use this identifier to cite or link to this item: http://hdl.handle.net/11607/3454
Title: Ege bölgesinde köpeklerde visseral leishmaniasis'in seroprevalansı
Other Titles: Seroprevalence of visceral leishmaniasis in dogs in Aegean region
Authors: Paşa, Serdar
Atasoy, Abidin
Adnan Menderes Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü İç Hastalıkları Anabilim Dalı
Issue Date: 2005
Publisher: Adnan Menderes Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü
Abstract: Ege Bölgesinde Köpeklerde Visseral Leishmaniasis’in Seroprevalansı Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) belirlediği zoonoz hastalıklar arasında, en önemlilerinden biri olarak kabul ettiği leishmaniasis, ılıman, tropikal ve subtropikal iklim kuşağında yaşayan insan, evcil ve yabani memelilerin infeksiyöz bir hastalığıdır. İnsanlarda ve hayvanlarda pek çok farklı hastalık formları görülebilmesine rağmen hastalık ülkemizde, insanlarda visseral (VL) ve kutanöz (CL) form, köpeklerde ise visseral (CanVL) form olarak karşımıza çıkmaktadır. Akdeniz ülkelerinde olduğu gibi ülkemizde de insanlarda görülen visseral leishmaniasis’in (Kala-Azar) doğadaki asıl rezervuarını evcil ve yabani köpekler oluşturmakta ve hastalığın bir bölgede endemik veya sporadik olarak seyretmesinde en önemli rolü oynamaktadırlar. Köpek visseral leishmaniasis’in (CanVL) insan sağlığı için potansiyel bir risk oluşturması ve bu hastalığın ulusal ekonomideki kayıplar açısından düşünüldüğünde hastalığın saptandığı bölgelerde gerekli korunma önlemlerinin alınabilmesi, bölgedeki Veteriner Hekimler ve Hekimlerin durumdan haberdar edilerek, bu hastalığı tanı ve ayırıcı tanıda göz önünde bulundurmalarının sağlanması için klinik olarak birçok hastalıkla karışabilen köpek visseral Leishmaniasis’in tespit edildiği bölgelerde prevalansı ve insidansı hakkında detaylı araştırmaların yapılması gerekmektedir. Ülkemizde, seyahatlerin özellikle Akdeniz ikliminin hakim olduğu bölgelere kayması ve bu bölgedeki köpeklerde hastalığın görülmesi, visseral leishmaniasis’in son yıllarda Ege Bölgesinde önemini arttırmaktadır. Bu çalışmada, Ege bölgesinde (İzmir/Selçuk, Aydın/Merkez, Aydın/Kuşadası, Manisa/Turgutlu, Muğla/Bodrum, Muğla/Marmaris) sokak köpeklerinde CanVL’in seroprevalansının belirlenmesi amaçlanmıştır. Bu amaçla, İzmir/Selçuk, Manisa/Turgutlu, Aydın/Merkez, Aydın/Kuşadası, Muğla/Marmaris ve Muğla/Bodrum Hayvan Barınaklarında bulunan 300 adet sokak köpeğinin ırk, yaş ve cinsiyeti belirlenerek fiziksel muayeneleri yapılmış ve hastalığın serolojik tanısı amacıyla serum örnekleri toplanmıştır. Alınan serum örneklerinde, anti-Leishmania antikorları IFAT tanı yöntemiyle belirlenmiş ve ulaşılabilen köpeklerin popliteal lenf bezinden hazırlanan sürme preparatlarda parazitin amastigot formları belirlenmeye çalışılmıştır. Bu çalışmada, 300 köpekten 27’sinde (% 9) köpek visseral leishmaniasis’in varlığı belirlenmiştir. Seropozitif bulunan 27 köpeğin 11’inin Aydın/Kuşadası, 3’ünün İzmir/Selçuk, 1’inin Manisa/Turgutlu, 1’inin Muğla/Marmaris, 11’inin de Muğla/Bodrum hayvan barınaklarından olduğu saptanmıştır. CanVL yönünden seropozitif olan 16 köpekte hazırlanan popleteal lenf bezi aspiratlarının mikroskobik muayenesinde 11 köpekte amastigot görülürken (Şekil 11), 5 köpekte parazitin amastigot formuna rastlanmamıştır. Seropozitif köpeklerin klinik muayenesinde 27 köpeğin 25’inde (% 92,5) CanVL ile ilgili klinik bulgular görülürken, 2 köpekte (% 7,5) ise herhangi bir klinik bulgunun oluşmadığı belirlenmiştir. Bu verilerin gelecekte insan ve köpeklerde yapılacak çalışmalarda bir referans olarak kullanılabileceği düşünülmektedir. Ülkemizde Veteriner Hekimlerin ve Beşeri Hekimlerin bu hastalık hakkında bilgilendirilmesi, CanVL’in insan sağlığı için potansiyel bir risk oluşturması ve bu hastalığın ulusal ekonomideki kayıpları açısından düşünüldüğünde hastalığın saptandığı bölgelerde gerekli korunma önlemlerinin alınması gerekmektedir. Rezervuar olan semptomatik ve asemptomatik köpeklerin ve hastalığa yakalanan insanların tespiti amacıyla seroprevalans çalışmalarının ortaklaşa ve düzenli olarak yürütülmesinin gerekli olduğu kanısındayız.
Seroprevalence of Visceral Leishmaniasis in Dogs in Aegean Region Leishmaniasis which is the most important zoonotic diseases as declared by World Health Organisation (WHO) is infectious diseases of human beings, domestic and wild mammals in temperate, tropical and subtropical regions. While there are several forms of the disease in human and animals, in Turkey visceral leishmaniasis (VL) and cutaneous leishmaniasis (CL) forms of the disease in humans and canine visceral leishmaniasis (CanVL) form in dogs were recognized. In Turkey like in many other Mediterranean countries, infected wild and domestic dogs constitute the main reservoir of the parasite causing visceral leishmaniasis (Kala-Azar) and play a key role in epidemiology of the disease in an area, whether it is endemic or sporadic. Canine visceral leishmaniasis (CanVL) is a potential risk for human health. When the economical loss due to the disease is thought, after an endemic area is recognized the effective implementation of control measures should be taken, Veterinary Practitioners and medical doctors in such area must be informed about diagnosis and differential diagnosis of the diseases. Additionally, detailed epidemiological surveys should be performed in order to obtain information about the incidence and prevalence of the disease where the canine visceral leishmaniasis is diagnosed. In view of the fact that, in our country, most of the traveling has been drifted to areas dominating Mediterranean climate where the dogs are infected with leishmaniasis, visceral leishmaniais has became very important in Aegean region in recent years. . In this study, it was aimed to determine seroprevalence of the disease in kennel dogs in İzmir/Selcuk, Manisa/Turgutlu, Aydin/Centre, Aydin/Kusadasi, Mugla/Marmaris and Mugla/Bodrum. For this purpose, with the determination of the breed, age and sex, physical examination of 300 stray dogs in kennels from İzmir/Selcuk, Manisa/Turgutlu, Aydin/Centre, Aydin/Kusadasi, Mugla/Marmaris and Mugla/Bodrum, serum samples were collected in order to make the serological diagnosis of the disease. In the serum samples, anti-Leishmania antibodies were determined using IFAT diagnostic prosedure and amastigote forms of the the parasite was tried to be dedected in smears from popliteal lymph nodes of the dogs which could be attained. In this study, the presence of visceral leishmaniasis was determined in 27 (9 %) of the 300 dogs. It was also determined that eleven of the 27 seropositive dogs were from Aydin / Kusadasi, 3 from Izmir / Selcuk, 1 from Manisa / Turgutlu, 1 from Mugla / Marmaris and 11 from Mugla / Bodrum. However, amastigotes were seen in the microscobic examination of the aspirates prepared from the popliteal lymph node from the 11 of the 16 CanVL seropositive dogs, in other 5 dogs amastigotes could not be seen. Clinical signs associated with the CanVL could be noticed in 25 (92,5 %) of the 27 seropositive dogs, however in two (7,5 %) dogs any clinical sign could not be seen. It was consider that the result of this study may be used as a reference to further studies on human and dogs. In our country, there is need for; giving information for the veterinary and human practitioners on the disease and necessary protection precautions should be made in the regions that the disease was determined considering the facts that CanVL is a potensial risk for human and may cause loss in national economy. We are in oppinion that the seroprevelance studies should be performed regulary and together in order to detect the human patients and the sympthomatic and asympthomatic dog which are the reservoirs for the disease.
URI: http://hdl.handle.net/11607/3454
Appears in Collections:Yüksek Lisans

Files in This Item:
File Description SizeFormat 
TEZ PDF.pdfYüksek Lisans1.45 MBAdobe PDFView/Open


Items in DSpace are protected by copyright, with all rights reserved, unless otherwise indicated.