Please use this identifier to cite or link to this item: http://hdl.handle.net/11607/1156
Title: Transrektal ultrasonografi eşliğinde prostat biyopsisi yapılan hastalarda işlem öncesi bekleme süresi ve kaygı düzeyinin ağrı algısı üzerine etkisi
Other Titles: The effect of pre-procedure waiting period and anxiety level on pain perception in transrectal us guided prostate biopsy patients
Authors: Ünsal, Alparslan
Saraçoğlu, Tülay
Adnan Menderes Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Radyodiagnostik Anabilim Dalı
Keywords: Radyoloji ve Nükleer Tıp
Radiology and Nuclear Medicine
Ağrı şiddeti
Prostat
Prostate
Ache Violence
Issue Date: 2008
Publisher: Adnan Menderes Üniversitesi, Tıp Fakültesi
Abstract: Erken evre ve organa sınırlı prostat kanseri tanısında altın standart yöntem ise transrektal ultrasonografi eşliğinde prostat biyopsisidir. Ağrı kontrolü amacıyla en yaygın kullanılan iki yöntem rektal lidokainli jel uygulaması ve periprostatik lokal anestezi infiltrasyonudur. Ağrı algısı üzerine etkili bir diğer faktör ise kaygı düzeyidir. Bu verilerden hareketle sunulan çalışmada, prostat biyopsisi yapılan hastalarda işlem öncesi bekleme süresi ve kaygı düzeyinin ağrı algısı üzerindeki etkisini araştırmak amaçlanmıştır. Ocak 2008 - Haziran 2008 tarihleri arasında, ADÜ Üroloji Anabilim Dalı’nda ya da dış merkezli üroloji departmanlarında yapılan PSA ölçümleri ve PRM bulguları sonucunda prostat kanseri öntanısıyla prostat biyopsisi yapılmak üzere ADÜ Radyoloji Anabilim Dalı’na refere edilen 60 hasta çalışmaya dahil edildi. Her hastadan randevulama sırasında, hemen biyopsi işlemi öncesinde ve patoloji sonucunu alma aşamalarında toplam 3 kez STAI-1 kendini değerlendirme formu doldurması istendi. STAI formları, tüm dünyada kişilerin kaygı düzeyini değerlendirme altın standart kabul edilen kaygı ölçekleri olup, STAI-1; anlık (durumluk) kaygıyı, STAI-2 ise sürekli kaygıyı ölçmede kullanılır. Bu çalışmada hastaların prostat biyopsisi işlemine bağlı kaygı düzeylerini değerlendirmek amacıyla STAI-1 ölçeği kullanıldı. Kendini değerlendirme formunda toplam 20 sorgulama mevcuttu ve hastalar her soruyu 1-hiç, 2-biraz, 3-oldukça ve 4-tamamen seçeneklerinden birisi ile cevaplandırdı. Olumsuz soruların puanlamaları tersine çevrilerek her aşama için Durumluk Kaygı Ölçeği (DKÖ) skoru hesaplandı. Hastalar 1 – 55 gün arasında randomize olarak randevulandı. Anestezi yöntemi olarak tüm hastalara rektal lidokainli jel uygulandı. Her iki periferik zondan 4’er adet ve sağ ve sol transizyonel zonlardan birer adet olmak üzere toplam 10 örnekleme yapıldı, lezyon tespit edilenlerde lezyon örnekleri alındı. Tüm biyopsi işlemleri tek uygulayıcı tarafından gerçekleştirildi. Biyopsi tamamlandıktan hemen sonra hastaların işlemde duydukları rahatsızlık ve ağrı ile ilgili VAS skorları kaydedildi. Hastalar, geçmiş ağrı deneyimlerine dayanarak toplam 21 sorgulamayı 0 - 10 arasında puanladı. SPSS 10.0 istatistik programı kullanılarak işlem öncesi bekleme süresi ve kaygı düzeyi ile işlemde hissedilen ağrı arasındaki korelasyon araştırıldı. 19 olgu prostat AdenoCA, 1 olgu H-PIN, diğer olgular prostatit ya da BPH tanısı aldı. Korelasyon testlerinde hemen işlem öncesinde ve patoloji sonucunu alma aşamalarında DKÖ skoru ortalamasının randevu alma aşamasındaki DKÖ skoru ortalamasına göre anlamlı ölçüde yüksek olduğu saptandı. İşlem öncesi ve sonuç alma aşamalarında ölçülen kaygı düzeyi ile VAS skoru ortalaması arasında iyi düzeyde ve doğru yönde korelasyon tespit edildi. Biyopsi işlemi, randevulamadan itibaren 10 günden uzun sürede gerçekleştirilen hastalarda hem DKÖ, hem de VAS skoru ortalamaları ilk 10 gün içinde yapılan hastalara göre anlamlı ölçüde yüksek bulundu. Hastanın yaşı, prostat bezinin boyutları ve eşlik eden patolojik tanı ile ağrı algısı arasında korelasyon saptanmadı. Çok kadranlı biyopsilerin yaygınlaşması, tarama programlarının getirisi olarak biyopsi yaşının giderek düşmesi ve rebiyopsi oranlarının artması sonucunda TRUS-Bx, hastalar için daha ağrılı hale gelmektedir. Bu bulgular, prostat biyopsisinde hasta konforunu artırma gereğine, dikkatlerin ağrı kontrolüne ve dolayısıyla daha etkin anestezi yöntemlerinin arayışına yönelmesine neden olmaktadır. Sunulan çalışma, TRUS-Bx’te işlem öncesi bekleme süresi ve kaygı düzeyi ile işlemde hissedilen ağrı algısı arasındaki ilişkiyi değerlendiren ulaşılabilen İngilizce literatürdeki ilk çalışmadır. Çalışmanın sonuçlarına göre kaygı düzeyinin hemen işlem öncesinde belirginleştiği ve sonuç alma aşamasında daha da arttığı saptanmıştır. Ayrıca kaygı düzeyi ile işlemde hissedilen ağrı arasında iyi derecede korelasyon bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu çalışma, hasta sayısının göreceli düşük olması ve farklı anestezi yöntemlerinin ağrı algısı üzerindeki etkisinin karşılaştırılmamış olması gibi limitasyonlara sahip olup bir ön çalışma kabul edilebilir. Sonuç olarak TRUS-Bx’te hastanın konforu ve işleme uyumunu artırmak amacı ile biyopsi işleminin en kısa sürede yapılması ve özellikle kaygı düzeyi yüksek olgularda daha etkin anestezi yöntemlerinin kullanılmasının ağrı algısı üzerinde olumlu etkide bulunabileceği düşünülmektedir.
Transrectal ultrasound guided prostate biopsy (TRUS-Bx) is the gold standard method in the diagnosis of early stage and organ confined disease. Rectal lidocain gel application and periprostatic local anesthesia infiltration are the most widely used anesthetic methods to provide pain control in TRUS-Bx. Another important factor affecting the pain is the anxiety level of the patients. Within this perspective; the aim of the presented study was to investigate the effect of pre-procedural waiting period and anxiety level on the pain perception during the TRUS-Bx. Between January-June 2008, 60 patients with abnormal digital rectal examination findings or high levels of PSA were enrolled into the patient group of this prospective study. All the subjects were asked to fill-out the State-Trait Anxiety Inventory scale - 1 (STAI-1) to obtain immediate anxiety level at three consecutive time period: 1) when procedure requested 2) just before procedure 3) before getting the pathological result. The STAI scales are the gold standard tests to determine the anxiety levels; STAI-1 and STAI-2 measure immediate and general anxiety status, consecutively. The STAI-1 scale used in this study consisted of 20 statements with the following answers: 1) never 2) slightly 3) substantially 4) exactly. All the patients TRUS-Bx appointments were randomly arranged between 1 - 55 days. Biopsy procedures were carried out after rectal lidocain gel application. Standard 8 quadrant systematic prostate biopsy samples were obtained. One sample from each transitional zone and suspicious nodule samples were added, if any suspicious peripheral zone nodule was detected on US examination. All the biopsies were done by the same operator. Just after biopsy, the patients were asked to fill-out the Visual Analogous Scale (VAS) to evaluate the pain perception due to biopsy procedure, according to the previous pain experiences of the patients. Each patient responded to the 21 statements and scored between 0-10 points. On histopathological examination; 19 cases were diagnosed as prostate adenocarcinoma, 1 case was diagnosed as high-grade prostatic intraepithelial neoplasia and the other cases were named as prostatitis or benign prostatic hiperplasia. Correlation between the pre-procedural waiting period and the anxiety level with the pain perception at TRUS-Bx was investigated by SPSS 10.0. According to the statistical analysis; STAI-1 scores just before biopsy and before getting the pathological result were significantly higher than STAI-1 score when procedure requested. By the same way, these scores were well correlated with VAS score. Both STAI-1 and VAS scores of the patients, whose procedures were performed more than 10 days after the request, were significantly higher than the other group. No statistically significant correlation was found between patient’s age, prostatic volume or pathologic diagnosis and the pain perception. From another point of view, the wide-spread use of multi-quadrant biopsies, sampling of younger individuals and increased re-biopsy rates raise the perceived pain during the procedure. As far as we can find on the web-based English literature, the presented study is the first one that investigated the potential correlation between pre-procedural waiting period, anxiety level and pain perception at TRUS-Bx. According to these results, anxiety levels of the patients increase before the procedure and maximize before getting the pathological results. There is also a strong correlation between anxiety levels and VAS score. Relatively limited number of the cases is a potential drawback in this study. Also, the difference between the efficacy of various anesthetic methods on the pain perception was not assessed. Nevermore, the presented study may be accepted as a preliminary work. In conclusion; performing the TRUS-Bx procedure as soon as possible the use of more effective anesthetic methods especially for patients with high levels of anxiety may have a positive impact on patient tolerance.
URI: http://hdl.handle.net/11607/1156
Appears in Collections:Uzmanlık

Files in This Item:
File Description SizeFormat 
ingilizce özet.pdfUzmanlık Tezi69.89 kBAdobe PDFView/Open
Transrektal Ultrasonografi Eşliğinde Prostat Biyopsisi Yapılan Hastalarda İşlem Öncesi Bekleme Sü.pdfUzmanlık Tezi660.94 kBAdobe PDFView/Open
türkçe özet.pdfUzmanlık Tezi101.19 kBAdobe PDFView/Open


Items in DSpace are protected by copyright, with all rights reserved, unless otherwise indicated.