DSpace Collection:http://hdl.handle.net/11607/17862024-03-29T08:55:01Z2024-03-29T08:55:01ZSağlık Yüksekokulu öğrencilerinde algılanan sosyal destek düzeyinin sigara kullanımı üzerine etkisiBaran, MeryemKüçükakça, GüldenAyran, Gülsünhttp://hdl.handle.net/11607/19672016-02-20T01:00:53Z2014-01-01T00:00:00ZTitle: Sağlık Yüksekokulu öğrencilerinde algılanan sosyal destek düzeyinin sigara kullanımı üzerine etkisi
Authors: Baran, Meryem; Küçükakça, Gülden; Ayran, Gülsün
Abstract: AMAÇ: Bu çalışma sağlık yüksekokulu öğrencilerinin sigara kullanma durumları ve algılanan sosyal destek
düzeylerinin belirlenmesi amacıyla yapılmıştır.
GEREÇ ve YÖNTEM: Tanımlayıcı ve kesitsel nitelikteki bu çalışma, 2012-2013 eğitim-öğretim yılında,
Erzincan Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu'nda yapılmıştır. Örneklem seçimine gidilmemiş ve Hemşirelik
bölümünde okuyan 270 öğrenci çalışma kapsamına alınmıştır. Ancak çalışma, ulaşılabilen ve araştırmada yer
almayı kabul eden 228 öğrenci ile yürütülmüştür (katılım oranı %84). Veriler, öğrencilerin sosyo-demografik
özelliklerini içeren anket formu ve Çok Boyutlu Algılanan Sosyal Destek Ölçeği kullanılarak toplanmıştır. Elde
edilen verilerin analizi, SPSS 19.0 paket programında tanımlayıcı istatistikler, t testi, Mann Whitney U, Kruskal
Wallis, korelasyon, varyans testleri ile yapılmış ve p<0.05 olması istatistiksel olarak anlamlı kabul edilmiştir.
BULGULAR: Çalışmaya katılan öğrencilerin %68.9'unu kızlar, %31.1'ini ise erkekler oluşturmuştur.
Öğrencilerin Çok Boyutlu Algılanan Sosyal Destek Ölçeği toplam puan ortalaması 63.39±16.72, aileden
algılanan sosyal destek puan ortalaması 23.45±5.68 olarak belirlenmiştir. Öğrencilerin %24.1'inin sigara
kullandığı belirlenirken, sigara kullanan öğrencilerin aileden algıladıkları sosyal destek puan ortalamalarının
(21.56±6.50), sigara kullanmayan öğrencilere oranla (24.81±4.47) anlamlı düzeyde düşük olduğu belirlenmiştir
(p<0.05).
SONUÇ: Öğrenciler tarafından algılanan sosyal destek puan ortalamalarının genel olarak iyi düzeyde olduğu
saptanmıştır. Cinsiyetin, gelir düzeyinin, sigara kullanıyor olmanın sosyal destek üzerinde etkili olduğu tespit
edilmiştir.; Objective: This study was conducted with the aim of determining the smoking status and the level of Perceived Social Support of the School of Health students.
Materials and Methods: This descriptive and cros-sectional study was made in Erzincan University School of Health in the 2012-2013 academic year. In this study there was no sample selection made and 270 students studying in the nursing department were included in this study. However, the study was conducted with 228 students who can be access edandagreed to participate (response rate 84%). The data were collected with the questionnaire containing sociodemographic characteristics of students and by using Multidimensional Scale of Perceived Social Support. Analysis of the data obtained was performed with the SPSS 19.0 package program, descriptive statistics, t-test, Mann-Whitney U, Kruskal-Wallis, correlation, variance tests and p<0.05 was considered statistically significant.
Results: 68.9% of the students who participated in the study were girls, 31.1% of students were men. The average total Multidimensional Scale of Perceived Social Support score was 63.39±16.72, perceived social support average score from family was defined as 23.45±5.68. While 24.1% of the students were found current smoker, smoker students' average score of social support they perceive from their family (21.56±6.50) was defined significantly lower than the ones' (24.81±4.47) who were non-smoker (p<0.05).
Conclusion: The score averages of social support perceived by students were generally found to be at a good level. Gender, income level, being a smoker have been found to be effective on social support.2014-01-01T00:00:00ZKaraciğer lipomu: olgu sunumuDuran, SemraÇavuşoğlu, MehtapElverici, Edahttp://hdl.handle.net/11607/19242016-02-18T01:00:45Z2014-01-01T00:00:00ZTitle: Karaciğer lipomu: olgu sunumu
Authors: Duran, Semra; Çavuşoğlu, Mehtap; Elverici, Eda
Abstract: Karaciğerde lipom nadir görülen benign tümörlerdir. Bu lezyonlar genellikle boyutlarına bağlı olmaksızın bulgu
vermezler ve rastlantısal olarak saptanırlar. Histolojik olarak bu lezyonlar matür adipoz dokudan oluşur ve
malign dejenerasyon riski yoktur. Lipomlar karakteristik görüntüleme bulgularına sahiptir. Kırkiki yaşında
kadın hasta dispeptik yakınmalar ile hastanemize başvurdu. Hastaya abdominal ultrasonografi (US) yapıldı ve
karaciğerde sağ lobda iyi sınırlı, solid, homojen, hiperekoik kitle lezyonu saptandı. Magnetik rezonans (MR)
görüntülemede aynı lezyon T1 ve T2 ağırlıklı görüntülerde hiperintens kitle olarak izlendi. Kitle lezyonu postkontrastlı
yağ baskılı T1 ağırlıklı görüntülerde homojen hipointens olup kontrast tutulumu göstermedi. US ve
MR görüntüleme bulguları değerlendirildiğinde son radyolojik tanı karaciğerde lipom olarak kondu.; Hepatic lipomas are rare benign tumours. They are usually asymptomatic regardless of size and are discovered
incidentally. Histologically these lesions consist of mature adipose tissue and have no risk of malignant
degeneration. The imaging appearance of lipomas is characteristic. A 42-year-old woman was admitted to the
hospital because of dyspeptic symptoms. Abdominal ultrasound (US) examination was performed and solid,
homogenous, hyperechoic, well delineated tumor mass in right liver lobe was revealed. Magnetic resonance
(MR) imaging demonstrated the same lesion on T1 and T2 weighted images as hyperintense mass. The lesion was
homogeneously hypointense and did not show enhancement on postcontrast fat-suppressed T1-weighted images.
The final radiological diagnosis was hepatic lipoma according to US and MR image findings.2014-01-01T00:00:00ZKuadriceps kasında primer yerleşimli kist hidatik: olgu sunumuOnat, Şule ŞahinYıldırım, İsmailElezoğlu, BaharPehlivanlı, Farukhttp://hdl.handle.net/11607/19232016-02-18T01:00:45Z2014-01-01T00:00:00ZTitle: Kuadriceps kasında primer yerleşimli kist hidatik: olgu sunumu
Authors: Onat, Şule Şahin; Yıldırım, İsmail; Elezoğlu, Bahar; Pehlivanlı, Faruk
Abstract: Kist hidatik en sık karaciğer ve akciğerlerde yerleşen kas iskelet sisteminde yerleşimi oldukça nadir olan
paraziter bir hastalıktır. Kliniğimize kırk üç yaşında kadın hasta altı aydır sol uyluk ön yüzünde devam eden ağrı
ve uyluğunun medial yüzünde sınırları net palpe edilemeyen kitle şikayeti ile başvurdu. Sonografik olarak kistik
lezyon tespit edilmesiyle total kist ekzisyonu yapıldı. Patolojik olarak kist hidatik tanısı konan hastaya 15
mg/kg/gün albendazol başlandı. Kist hidatiğin kas iskelet sistemi yerleşiminde bulguların müphem olması tanıyı
güçleştirmektedir ve özellikle endemik bölgeler dışında oldukça güçtür. Ülkemiz gibi hayvancılığın yaygın
olduğu endemik bölgelerde şişlik eşlik etsin veya etmesin kas ağılarının etiyolojisinde kist hidatik mutlaka
düşünülmelidir.; Cystic hydatid is a parasitic disease prevail in lungs and liver, but rare in musculoskeletal system. 43 years old
female patient having a mass lesion without definite borders at the medial part of the thigh with pain persisting for
six months localized to the left thigh seek medical advice to our clinic. Ultrasonographic examination revealed a
cystic lesion then total cyst excision was performed. Cystic hydatid diagnosed pathologically and medical
treatment with albendazole 15 mg/kg/day was started. Since the symptoms are doubtful in musculoskeletal
system, this makes diagnose difficult and it is quite difficult especially in out of endemic areas. Cyst hydatid
should be considered in the etiology of muscle pains whether accompanied by a palpable mass or not, in the
endemic areas like our country with wide spread livestock.2014-01-01T00:00:00ZSpor fizyolojisi bölümüne fazla ilo yakınması ile başvuran bireylerin antropometrik ve biyokimyasal özellikleriBulur, ŞuleÇeçen, SerpilEren, Fatmahttp://hdl.handle.net/11607/19222016-02-18T01:00:46Z2014-01-01T00:00:00ZTitle: Spor fizyolojisi bölümüne fazla ilo yakınması ile başvuran bireylerin antropometrik ve biyokimyasal özellikleri
Authors: Bulur, Şule; Çeçen, Serpil; Eren, Fatma
Abstract: AMAÇ: Bu çalışma, fazla kilo şikayeti ile polikliniğimize başvuran ve egzersiz reçetelendirmesi yapılan
hastaların antropometrik ve bazı biyokimyasal değerlerini tespit etmek ve kilo durumuna göre ortaya çıkan
farklılıkları göstermek amacıyla planlandı.
GEREÇ ve YÖNTEM: 18-65 yaş arası 604 hastanın retrospektif olarak dosyaları incelenerek antropometrik ve
biyokimyasal değerlere ulaşıldı. Bioimpedans yöntemi ile vücut kompozisyonları ölçülmüş olan (Tanita BC418)
hastalar vücut kitle indekslerine göre (VKİ) Grup 1 (VKİ=25-29,9) (n=125), grup 2 (VKİ=30-34,9) (n=191),
grup 3 (VKİ=35-39,9) (n=133), grup 4 (VKİ>40) (n=155) olarak 4 gruba ayrıldı. İstatistiksel olarak P<0.05'den
bulunan değerler anlamlı kabul edildi.
BULGULAR: Polikliniğimize başvuran 604 hastanın sadece %7'si erkekti (n=45). Çalışma grubunun % 20,6'sı
fazla kilolu (n=125), %31,6'sı tip 1 obez (n=191), %22'si tip 2 obez (n=133), %25,7'si tip 3 obez (n=155) olarak
saptandı. Bu 4 grup arasında yağ yüzdesi (p<0,001), yağ ağırlığı (p<0,001), yağsız ağırlık (p<0,001), kilo
(p<0,001), VKİ (p<0,001), HbA1c (p<0,001), açlık kan şekeri (p<0,001), trigliserid (p<0,001), kolesterol
(p<0,019), HDL (p<0,001), LDL (p<0,011), insülin (p<0,001), HOMA (p<0,001) Vitamin D (p<0,05)
değerlerinde istatistiksel olarak anlamlı farklılık bulundu.
SONUÇ: Verilerin değerlendirilmesi sonucunda obezitenin her geçen gün daha da artan ciddi bir sağlık sorunu
olara karşımıza çıktığı ve bir çok biyokimyasal parametreyi olumsuz yönde etkilediği saptandı.; OBJECTIVE: This study was designed to investigate anthropometric / biochemical variables and to illustrate
weight-related differences in outpatients who applied to our clinic for extra weight problems and received
exercise prescriptions.
MATERIALS and METHODS: The anthropometric and biochemical values were retro-respectively obtained
of 604 adult outpatients (18-65 years old). They were divided into four groups according with their body mass
index (BMI) values obtained using the bio-impedance method (Tanita BC418): Group 1-BMI 25-29.9 (n=125);
Group 2-BMI 30-34.9 (n=191); Group 3-BMI 35-39.9 (n=133); Group 4-BMI >40 (n=155). Differences between
variables were accepted to be significant if the p value was less than 0.05.
RESULTS: Only 7% of the outpatients of our clinic were males (n=45). Of the study group, 20.6% were heavy
weight (n=125), 31.6% were obese Type I (n=191), 22% were obese Type II (n=133), 25.7% were obese Type III
(n=155). There were significant differences between these group in the following values: percentage of fat
(p<0.001), fat mass (p<0.001), fat free mass (p<0.001), weight (p<0.001), BMI (p<0.001), HbA1c (p<0.001),
fasting blood glucose (p<0.001), triglyceride (p<0.001), cholesterol (p<0.019), HDL (p<0.001), LDL (p<0.011),
insulin (p<0.001), HOMA (p<0.001) Vitamin D (p<0.05).
CONCLUSION: It was concluded that obesity is a serious and growing health problem, and it negatively affects
many o the biochemical parameters.2014-01-01T00:00:00Z